30 Ocak 2015 Cuma

Dolma kalemler

Çocukluk yıllarımdan beri halen devam eden kırtasiye ve kitap bağımlılığım var. Okul yıllarını hatırlıyorum da rengarenk güzel defterler kullanırdım. Güzel defter gördüm mü dayanamaz alırdım. Her yeni yılda yeni derslere bu defterlerle başlamak bana umut verirdi. Kaç yaşına geldim ancak hala kırtasiye ve kitapçılardan kendimi alamıyorum. Giyim ve kozmetik alışverişi yaparken bu denli haz alamıyorum. Bu bambaşka bir şey ve takip ettiğim bloglarda yalnız olmadığımı görmek beni mutlu ediyor. Renk renk kalemler defterler benim olmasalar bile başkalarınınkini görmekten mutlu oluyorum.

Bu kadar kırtasiye sevip de dolma kalem kullanmamak çok ilginç olurdu. Sanırım herkesin bir dayanma süresi var. Yıllardır inceler inceler dururdum bir türlü cesaret edemezdim, yapamayacağımı düşünürdüm. Hep akan mürekkepler, temizlenmesi gereken kalemler olduğunu düşünür kalem seven bir insanın bunlardan keyif alabileceğini tahmin edemezdim. Aslında becerememekti sanırım beni geri çeken.

Vee daha fazla kayıtsız kalamayıp siyah m uçlu bir Lamy ile dolma kalem macerama başlamış oldum.



Klasik bir renk olan siyahı tercih ettim ilk lamy olarak. Tabi renk renk lamy ler arasında seçim yapmak benim için zor oldu. Renk sever bir insan olarak tüm renklerinde gözüm olsa da hakkımı sınırlı tutuyorum başka markaları da denemek isterim.

Ve dolma kalem virüsü durur mu bulaştı bana bir kere hemen ardından bir tane daha aldım o da sanırım ilk postta görmüş olabileceğiniz pembe renkli Lamy :).


Allahım şu rengin güzelliğine bakın. F uç da gözüm olsa da yine m uç tercih ettim. Açıkçası m uç bana biraz kalın geliyor ama lamy f uçlar biraz sıkıntılı olabilir diye riske girmek istemedim.

Sırada beğendiğim birçok kalem var ancak sanırım tercihimi Kaweco dan yapacağım.




Renklerin güzelliğine bakar mısınız, çıldırmamak elde değil. Her rengi ayrı güzel olsa da son anda fikrim değişmez ise ve bulabilirsem beyaz alacağım inşallah. Gönül hepsini ister ama bütçe sınırlı tabi :( . 

Devamını getiremediğim wish list imde de var kendileri.

Not: İlk fotoğraf benim diğer ikisini internetten buldum.

29 Ocak 2015 Perşembe

Wish List

Henüz küçücük bir kız iken ve wish list lerden habersizken yaptığım listeleri hatırlarım hep. İçerisinde çocukça istekler olurdu, küçük bir defterde listelerdim. 

Yaptığım bu listelerin unutulmaz olmasını sağlayan kişi abim di. O yıllar da oldukça revaçta ancak biraz pahalı olan, tv lere takılabilen oyun konsollarından istiyordum benim için imkansızdı, belki de bu yüzden unutamadım.

Listeme eklediklerimin en başındaydı. Defterimi görmüş olmalı ki abim bir gün elinde paketle geldi dünyalar benim olmuştu. İstediğin birşeye sahip olmanın yanı sıra dileğimin gerçekleşmiş olması beni çok etkilemişti. O yüzden hala istek listeleri yaparım. Dileklerimizi görüp gerçekleştirmeye çabalayan insanlarla karşılaşmamızı umut ediyorum. İlla maddi anlamda değil düşünce olarak...

İşte içerisinde imkansızlar da olan Wish List im;
Not: Yalnız biraz uçabilirim haberiniz olsun. Artık kusuruma bakmazsınız :)


İmkansızdan bahsetmiştim değil mi size :) 

Allahım bu evi gördüğümden beri hayallerimi süslüyor. Tabi ki imkansız ama hayali bile güzel.



Evet ikinci imkansızı da ekledikten sonra tövbe edeyim. Benim için imkansız ama Allah için değil tabi ki. O yüzden dursunlar bunlar burada değil mi :)

Bundan sonra artık daha normal wish list görürsünüz benden :)

Senden önce ben

Bir önceki yayında resmi olduğundan dolayı bu kitapla başlamak istedim. Bu kitabı okurken ne ile karşılaşacağımdan emin değildim. Hiç yorum okumamıştım kitap hakkında ki ben genelde okuyacağım ya da okuduğum kitap hakkında araştırma yapmayı severim. Tabi ayrıntılı bilgi içermeyen araştırmaları kast ediyorum.
Kitap kapaklarının güzelliği beni mutlu etse de kapaklara aldanarak kitap alanlardan değilim ancak bu kitabın kapağı beni kendine çekti ve ben yine de almamıştım ta ki girdiğim kasap da kasiyer kızın elinde kitabı görünceye kadar. Kitap hakkında gerçekleştirdiğimiz sohbet beni almaya itti. Akıcı merak uyandırıcı bir kitap olsa da bir miktar hayal kırıklığına uğrattı beni.

Rengarenk giyinen, geleceği hakkında planları olamayan bir kızın geleceğinin umulmadık bir şekilde ilerlemesini anlatıyor bir bakıma. Kitap ayrıntılı bir şekilde ilerlerken sonu insana biraz aceleye gelmiş dedirtiyor.  Daha ayrıntılı bir son beklerdim ben. Daha fazla ayrıntı vermeyeyim ama okumaya değer olduğunu da söyleyeyim.

MERHABA

Öncelikle şu an da bu yazıyı okuyanlara ve bloguma uğrayanlara merhaba demek istiyorum. Ve en başından söylemek istiyorum ki bu blog sadece bir kitap blogu olmayacak benim ilgi ve alaka duyduğum bir çok konuyu içerebilir. Ayrıca kelime hataları yazım yanlışları olabilir. Ben sadece beğendiğim ilgi alanım olan şeyleri artık kendi içimde tutamayacağımı düşünmeye başladım. Dönemsel olarak yöneldiğim farklı konular olsa da ağırlık olarak kitap ve kırtasiye ile olan büyük aşkım devam ediyor. Kitaplar, defterler, sticker lar vs. oldukça ilgimi çekiyor.

En son dün çektiğim fotoğraf ;



Bayılıyorum böyle anlara, insan yeter ki yazmak istesin yazacaklar bulunur.

Daha önce çekilmiş bir fotoğraf;


Ve bir tane daha :)




Aslında bir çoğunu çekmiyorum ancak böyle denk gelenlerde olmuyor değil. Sanırım blog olduğu için daha sık aklıma gelecektir böyle anları fotoğraflamak.

Ben takip ettiğim bloglarda bu tarz fotoğrafları görmeyi seviyorum. İnsanın ilgi alanlarıyla alakalı bir durum sanırım. 

Umarım daha çok postlarım olur :)